BİR HİLÂL’İ SEVDİM,
BİRDE ÜÇ HİLÂL’İ
Işıl, ışıl saçlarından,
Hilâl gibi kaşlarından,
O mahsum bakışlarından,
Yedim ilk okumu.
Taa kalbimin derinlerine...
Delikanlıca sevdim.
Müslüman, Türk, Ülkücü genç,
Erzurumlu Dadaş olarak
Şunu söyledim kendime,
Bir Hilâl’i sevdim, Birde Üç Hilâl’i…
Adı Hilâl’di,
Gözü kara.
Saçı sarıydı,
Kendi bela.
Tatlı mı tatlı bela…
Sevgi nedir bilmemiştim,
Bu güzelliği görmemiştim.
Hiç bu kadar sevmemiştim,
Şunu söylemiştim.
Bir Hilâl’i sevdim, Birde Üç Hilâl’i…
Adım, adım yürüdüm,
Çile yolunu kürüdüm.
Sevgi ateşiyle,
Gönül hasretiyle,
Çölde kurudum…
Adını kazıdım mıh gibi beynime,
Ne ettiysem söz geçiremedim gönlüme.
Kor ateş içinde yanan, seni unutmayan yüreğime,
Şunu söyledim.
Bir Hilâl’i sevdim, Birde Üç Hilâl’i…
Hep gözümün önündesin,
İçimde hep içimdesin.
Lalelerin içindesin.
Akşam, sabah hayalimde,
Leyla gibi düşümdesin…
ßy:Güven....
BAYRAĞIM
Bütün solgun dudaklar gölgende allaşırlar
Topraklar vatan olup, senle kutsallaşırlar
Şehitlerim seninle cennette kucaklaşırlar
Şanım, şerefim, namusuma andım benim hilalim.
Sararsın ya, paramparça bedenini şehidimin
Evlat olursan anaya
Sende koklar Mehmetleri gözü yaşlı banalar
Sen, Türk’ün Tanrıyla en yakın anı
Sen vatanın gelip geçmiş zamanı
Sen atimin ışığı, sen yarınım hilalim.
Etim, kanım, kemiğim
Kucaklaş rüzgârla en yüce semalarda
Dalgalan ki haykırayım varım diye
Selamlar söyle en uzak diyarlarda şühedama
Dalgalan ki haykırayım TÜRKÜM diye
Haykırayım cihana
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE diye.
Bahattin KIZILKAYA
